Obezite, besinlerle alınan kalori miktarının harcanan kalori miktarından fazla olması sonucunda sağlığı bozacak ölçüde vücutta anormal ve aşırı yağ birikmesidir. Hayat kalitesini önemli ölçüde düşüren ve yaşam süresini kısaltan, halk arasında aşırı şişmanlık olarak bilinen obezite, çağımızın giderek büyüyen ve yaygınlaşan çok önemli bir sağlık sorunudur. Dünyada 1.6 milyar kişi fazla kilolu ve bunların 400 milyonu da obezdir.
Yapılan araştırmalara göre, Türkiye’de erkeklerin dörtte birinde (%25), kadınların yarıya yakınında (%44) obezite belirlenmiştir. Yaygın olarak görülmesi yanında giderek artış göstermesi, çok sayıda yandaş hastalıklara sebep olması nedeniyle önemli bir halk sağlığı problemi olmaya devam etmektedir. Yani obezite yaygın inanış olan estetik bir sorun olmasından çok, tedavi edilmediğinde yüksek tansiyon, kalp yetmezliği, ölümcül damar hastalıkları ve psikolojik sorunlara neden olabilen önemli bir hastalıktır.
Obeziteye sebebiyet veren birçok faktör vardır. Çok fazla gıda alımı ya da çok kalorili gıdalarla beslenme gibi aşırı ve yanlış beslenme alışkanlıkları, fiziksel aktivitede azalma, yaşın ilerlemesi, cinsiyet (kadınların daha yatkın olduğu bilinmektedir), doğum sayısının fazla ve doğumlar arası sürenin kısa olması, hormonal bozukluklar, kısa süreli ve şok diyet uygulamaları, metabolik ve psikolojik etmenler dışında genetik yatkınlık obeziteye neden olan önemli etkenler arasındadır. Obezite yaşam şeklimizin bir sonucudur. Obezite tedavisinde yaşam şekli değişikliği işte bu nedenle çok önem taşımaktadır.
Obezitenin belirlenmesinde en yaygın olarak kullanılan ve WHO (dünya sağlık örgütü) tarafından kullanılması önerilen ölçüm metodu vücut kitle indeksidir (VKİ). VKİ kilogram cinsinden vücut ağırlığının metrekare cinsinden boyun karesine bölünmesiyle hesaplanır.
Vücut kitle indeksi değeri Sınıflandırma
Obezite Tedavisi
Obezite tedavisinde nedene yönelik tedavi uygulanmalıdır. Obeziteye neden olan metabolik bir neden var ise öncelikle bunun tedavi edilmesi gerekir. Hastaya uygun diyet tedavisi, egzersiz, ilaç tedavisi, psikolojik destek ve diğer tedavi yöntemleri planlanmalıdır. Hasta detaylı analizlerden geçirilmeli, obezitenin herhangi bir organik sebebi (genetik, endokrin, nörolojik) veya ilaç kullanımından kaynaklanıp kaynaklanmadığı ortaya konmalıdır.
Öncelikle profesyonel bir ekip tarafından kişiye özel diyet ve egzersiz programı planlanmalı. Gereğinde ilaç tedavisi de başlanmalıdır. Fakat tüm çabalara rağmen uzun süredir morbid obez olan hastaların ancak %2-4 kadarı kalıcı olarak kilo verebilir. Diğer obez gruplarda ise gastrik balon yerleştirilmesi veya morbid obezite cerrahisi hayat kurtarıcı olarak uygulanmaktadır.
Toplumumuzdaki yanlış algılama bu girişimlerin sadece estetik amaçlı olduğu yönündedir. Oysa ki bu kişiler ameliyat olmazlarsa aslında ölümcül bir hastalığın pençesindedirler ve çoğu (eğer tedavi edilmezler ise) genç yaşlarda kaybedilir. Morbid obezite hayatı kısaltan çok ciddi bir hastalıktır ve bilimsel olarak net biçimde kanıtlanmış en etkili tedavisi ise bariatrik ameliyatlar yani şişmanlık cerrahisi ile mümkündür. Bu kişiler bariatrik cerrahi sayesinde 10-15 yıla varan oranda daha uzun ve sağlıklı yaşayabilmektedir.
İzmir Özel Sada Hastanesi'nde Obezite Tedavisi ile ilgili Ücretsiz Ön Görüşme Yapmak İsterseniz Bize Ulaşın;
(0232) 832 99 00