Astım, solunum yollarında aşırı duyarlılığa bağlı gelişen bir alerjik rahatsızlıktır. Nefes darlığı, öksürük ile kendini gösteren bu rahatsızlık, günlük hayatı etkileyen ataklara sebep olabilir. Astım ataklarının şiddeti herkeste farklı olabilir. Eğer astıma benzer şikayetleriniz varsa Göğüs Hastalıkları Kliniğimize muayene olabilirsiniz. Hastanemizde ileri teknoloji cihazlarımız ile solunum yolu hastalıklarının teşhis ve tedavisini gerçekleştiriyoruz.
Astım belirtileri, tekrar eden öksürük, nefes darlığı, nefes alırken hırıltı gibi solunum yolu problemleri şeklinde görülür. Bazı kişilerde belirtiler şiddetli olduğu için hastaneye yatış gerekebilir. Alerjenlere maruz kalma, egzersiz yapma gibi durumlarda astım krizleri tetiklenir. Astım hastalarının sağlıklı bir yaşam geçirmeleri için temiz havaya ihtiyaçları vardır. Kimyasallara, sigara dumanına, kirli havaya çok fazla maruz kalan kişilerde astım rahatsızlığı şiddetlenerek artacaktır.
Astım hastalığını tetikleyen en büyük etkenlerden biri hava kirliliğidir. Astım hastalarının aile geçmişine bakıldığında da bu hastalığa sahip kişilerin olduğu görülür. Bu yüzden genetik faktörler de etkilidir. Astıma neden olan risk faktörlerini şu şekilde sıralayabiliriz;
Genetik faktörler (Ailede astım hikayesi olması)
Astım tanısı için öncelikle hasta hikayesi dinlenir. Öksürük ataklarının ne kadar sıklıkla ve hangi durumlarda ortaya çıktığı sorulur. Ailede astım hastası olması tanı için önemli bir detaydır. Alerji testi, akciğer grafisi, solunum fonksiyon testi gibi tetkikler yapılarak kesin tanı konulabilir. Hastalığın atak döneminde tipik bulgular gözlemlenir. Belirtiler dikkate alınarak farklı tanı yöntemleri uygulanabilir.
Hastalığın şiddetine göre astım tedavisi planlanır. Alerjik astım olması durumunda alerji ilaçları ile belirtiler kontrol altına alınabilir. Atakların şiddetlendiği durumlarda hastayı rahatlatmak için solunum yolu ile uygulanan spreyler kullanılır. Atakların sayısı ne kadar azaltılırsa tedavi o kadar başarılı demektir. İnhaler ile tedavi yetersiz olursa ilaçla tedaviye geçilebilir. Bu dönemde hasta rutin kontroller ile takip edilerek gerekirse farklı tedavi yöntemlerine başvurulur.